Makaleler

Flört Şiddeti

Flört Şiddeti


Günümüzde daha çok karşımıza çıkan flört kavramı diğer adı ile dating bireylerin karşılıklı rıza içerisinde etkileşim halinde bulundukları bir eylemdir. “Flört Şiddeti” kavramı ise bireyin diğer bireye karşı fiziksel, sözlü veya psikolojik açıdan zarar gösterme, acı verme ve yaralama eğilimidir.

Flört şiddeti kavramı içerisinde ilişkideki kişilerin rollerini belirtmek gerekirse; kurban ve saldırgan vardır. Bu sebeple bireyler iki rol içerisinde de bulunabilir; kurban olmak ve saldırgan olmak gibi. Birey, kurban olarak saldırganın egemenliğine, kontrolüne ve baskısına esir olabilir. Ancak birey ilişki içerisinde sevgi veya hoşlanma doğrultusunda içinde bulunduğu durumun farkında olmayabilir. Bununla birlikte flört şiddeti kavramının türleri vardır.

Fiziksel olarak; kişinin bedenine yapılan cinsel birlikteliğe zorlama, şiddet eğilimi gösterme (iteklemek, vurmak, yumruklamak vb.), sözlü olarak; alay etme, taklit etme, utandıracak sözler sarfetme, saygısızca cümleler sarfetme, şiddetli bağırma eylemi içerisinde bulunmaktır. Psikolojik açıdan ise; kıskançlık adı altında kısıtlama davranışı gösterme, ısrarcı eğilimlerde bulunma, bireyi bastırma davranışı gösterme, bireyi aşağılayıcı hareketlerde bulunmak gibi davranışlar söz konusudur. Bu olumsuz durum kişileri her anlamda yoran ve yaralayıcı bir süreç içermektedir.

Ancak toplumsal kurallar, kültürün etkileri, biyolojik cinsiyet gibi etkenlerden dolayı bireylerin flört şiddetine maruz kaldığını anlamaması ise olağan bir durum gibi algılanmasını sağlamaktadır.  “Sevgi” adı altında bireylerin birbirlerine uyguladıkları duygusal istismar flört şiddetini tetikleyici unsurlardandır. Bu tetikleyici unsurlar bireyin içinde bulunduğu şiddet boyutunu görememesine veya göz ardı etmesine sebep olabilir. Örneğin; kişilerin birbirlerinin sosyal yaşamına müdahale etmesi, günümüzde nude diyerek adlandırılan cinsel içerikli fotoğraflar gönderilmeye zorlanması, telefon gibi özel eşyalarının karıştırılması, ayrılık kararı alındığında tehdit etmesi, bireyin düşüncelerine ve kararlarına "saçmalıyorsun, şaka yapmıştım" gibi yanıtlar verilmesi, kıyafetine karışılması gibi küçük detaylar olarak nitelendirilen ancak flört şiddetinin de boyutları içerisinde olan aslında çok önemli büyük sorunları beraberinde getirebilecek unsurlardır.

Özellikle günümüzde daha çok genç kadınların çoğunlukla yaşadığı bir durum olan flört şiddetini fark etmemeleri ve bunu karşı tarafın şiddet eylemlerini “sevgiye katlanmak” boyutu altında nitelendirdiği de görülmüştür. Toplumsal cinsiyet kuralları ve biyolojik cinsiyet boyutlarına göre kadınların erkeklere kıyasla ideal kadın, namus, annelik gibi kavramlar ile ilişki süresince sınırlandırıldığı ve bu kavramlar içerisinde kısıtlandığı da görülmektedir.

Her ilişki dinamiği farklı olabileceği gibi bireye verilen zarar boyutu da kişiden kişiye değişebilir. Ancak her olay kendi içerisinde değerlendirilmeli ve sonuçları da olayın niteliğine göre karar verilmelidir. Özellikle ergenlik çağlarında daha çok rastlanılan flört şiddetine karşı çıkmak için ise ailelerin ve okul gibi bireylerin çok küçük yaştan itibaren eğitim aldıkları alanlarda güvenli ilişki kavramını öğrenmeleri ve bunun doğrultusunda duygularını, cinsellik kavramını, doğru ilişki kavramlarını da açıkça konuşmaları gerekmektedir. Karşılıklı saygı ve sevgi içerisinde ilişki kurmalarını dikkate almalı ve bu doğrultuda planlar yapılabilmesi imkanını da sunmalıyız.